Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği’nin (GENSED) 24 Mayıs’ta gerçekleşen 5’inci Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda derneğin Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen Halil Demirdağ, ilk açıklamasını yayınladı.
Demirdağ açıklamasında önceki başkan Prof. Dr. Şener Oktik ve yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederken, yeni dönemde GENSED olarak sektörü ilgilendiren konularda aktif rol alacaklarını ve yatırımcıların sesi olacaklarını vurguladı.
Demirdağ güneş enerjisi sektöründe faaliyet gösteren diğer derneklerle de uyum içinde çalışarak birbirlerini tamamlayıcı çalışmalar yapacaklarını, güneş enerjisi sektörüne ve Türkiye’ye katkı sağlayabilmek için ellerinden gelen gayreti göstereceklerini de sözlerine ekledi.
Güneş enerjisi sanayicilerini bir araya getiren GENSED’in Türkiye’nin çok büyük potansiyele sahip olduğu güneş enerjisi alanında önemli katkılarda bulunacağını ve sektörün gelişiminde önemli bir rol üstleneceğinin de altını çizen GENSED Başkanı Demirdağ şunları kaydetti;
“Cari açıktan istihdama kadar pek çok olumlu yansıması olan bu potansiyelin değerlendirilmesi için çalışacağız. Çünkü güneş sanayisi ne kadar büyürse, Türkiye ekonomisi de o kadar hızlı gelişir.
Türkiye’de güneş enerjisi alanında yatırım yapan sanayiciler olarak bizim ülkemizin geleceği için çok önemli bir misyonumuz var. Eğer ülkemiz güneş enerjisi alanındaki şansını daha iyi kullanırsa kaynaklarımızın yurtdışına çıkması önlenebilecek ve cari açık gelecek nesillerin sırtına yük olmaktan çıkacaktır. Kurulan her 10 MW’lık güneş enerjisi santrali yıllık 1 milyon dolar değerinde petrol ve doğalgaz karşılığı elektrik üretimine eşit. Panellerin 30 yıla kadar ömrü olduğu düşünülürse bu rakam 30 milyon dolara ulaşıyor. Bu yıl 5 bin MW’dan fazla güneş enerjisi santralinin devreye girmesi, 500 milyon dolar değerindeki elektriğin doğal bir kaynak olan güneşten üretilmiş olması anlamına geliyor. Üstelik, gökyüzünü görebildiğimiz her yerde elektrik üretebilen güneş enerjisi teknolojisine yatırım yapmak yeraltındaki kaynakları aramaktan ve değerlendirmekten çok daha az maliyetli. Güneş enerjisi teknolojilerine verilecek destek, ekonomimizin en zayıf halkası olan cari açık sorunun çözülmesine katkı sağlayacak ve milli enerji politikalarının güçlenmesine yardımcı olacaktır. Temiz enerji demek, doğalgaz ve kömürde dışa bağımlılığımızın azalması ve böylece ekonomimizin katlanarak gelişmesi demek. Bu büyük fırsatı kaçırmayalım ve hep beraber güneşin ekonomimizi canlandırması için çalışalım.
Bu sektör enerji bağımsızlığına ve cari açığın kapanmasına katkıda bulunmanın yanı sıra, yeni pazarlar açarak yeni istihdam imkanlarının oluşmasını da sağlayacaktır. Enerjiyi yerin altında değil, gökyüzünde aramalıyız. Gökyüzünü görebildiğimiz her yerden elektrik üretebilen güneş teknolojinin peşini bırakmamalıyız. Biliyoruz ki işimiz hiç kolay değil ama Türkiye’deki güneş enerjisi sektörünün daha da büyüyüp güçlenmesi, inovasyonu, Ar-Ge’si ve yüksek kalitesiyle adından söz ettirmesi için elimizden geleni kararlılıkla yapmaya hazırız. Türkiye’yi, tüm dünyada en hızlı büyüyen yenilenebilir enerji kaynağı olan güneş enerjisi alanında dünya çapında söz sahibi yapmak adına azimle çalışacağız. En büyük hedeflerimizden biri de bu.”Kaynak